Dul Sex Hikayeleri etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Dul Sex Hikayeleri etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

23 Kasım 2013 Cumartesi

Arkadaşımın Karısı


Merhaba ben Mete 40 yaşındayım, size anlatacağım hikayem gerçek tek kelime yalan yok yalanı da sevmem. Ben Bursa’da ikamet ediyorum. Aslen Adanalıyım, tır şöförüyüm. Adana’da çok sevdiğim arkadaşım vardı. Yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmezdi. Ben Bursa’ya göçünce yinede telefonda görüşüyorduk. Kankamdı, çok güzel bir hanımı vardı. 18 lik kızlara adeta taş çıkarırdı. Bir gün işte eve geldim telefon geldi Adana’dan. Arkadaşım  kalp krizi geçirmiş vefat etmiş. Dünyam yıkıldı, çok üzüldüm cenazesine gidemedim, işler yoğundu çünkü, iş yeri de izin vermedi. Tabi telefonda baş sağlığı diledim yengeye. 
Aradan epey zaman geçmişti, Adana’ya yüküm çıktı. Adana’ya gittim yükümü boşaltım ve hemen doğduğum büyüdüğüm mahalleme vardım. Akrabaları ziyaret ettim. Saat epey geç olmuştu, birde Yılmazın hanımı ayseli göreyim dedim gelmişken. Ayselin kapısına gelmiştim, zili çaldım aysel yenge kapıyı açtı ve beni görünce öyle sevindi ki hemen içeri buyur etti. 3 tane çocuğu vardı. Çocuklarda sevindi beni görünce, hoş geldin dediler hoş bulduk dedim.
Aysel aç mısın susuz musun birşeyler hazırlayayım dedi. Yok aç değilim dedim, öyleyse kahve yapayım dedi, tamam dedi kahveleri yaptı. Başladık Ayselle dertleşmeye, vakit öle çabuk geçmişti ki hiç anlamamıştım. Saat geç oldu dedim bana müsaade, nereye dedi arabada yatacağım dedim. Vallahi bırakmam dedi bu gece misafirimsin dedi çok ısrar edince dayanamadım. Aysel çocuklarını yatırdı, bana da sen duş al ben senin yatağını hazırlayım dedi. Ben duşumu alıp çıktıktan sonra yatağımı hazırlamıştı. Hadi yat, sabah erkenden kaldırırım dedi, tamam dedim yatağıma yattım. Aysel’in evi dubleksti, Aysel’de üst kata çıktı yatağına. Gece uyurken birden bir inilti sesinle uyandım. Hemen fırladım yataktan sesin geldiği yere gittim. Üst kattan ses geliyordu, yukarı çıktım birde ne göreyim Aysel yatakta uzanmış mastürbasyon yapıyor.
Kapının arasından başladım izlemeye, benim alet kazık gibi olmuştu. Bir anda çok tahrik oluyordum Aysel öyle mastürbasyon yapıyordu ki kendinden geçmişti, bende kapının ağzında çıldırıyordum. Bir an düşündüm kendimi tutamıyordum bağırırsa bağırsın odaya girecektim her şeyi göze almıştım artık. Birden daldım odaya, Aysel beni gördü hemen toparlandı devam et hiç pozisyonu bozma dedim. Bacaklarının arasındaki bal kutusuna yani amına dil darbesi vurmaya başladım. Artık Aysel’in amı ağzımın içindeydi. Yemin olsun sizlere yarım saat o güzel amı yaladım.
 2 defa orgazm oldu ben amı yalarken. Başladım bu sefer bütün vücudunu yalamaya. Aysel kuduruyordu artık, erkeğim diye bağırıyordu altımda. Artık bacaklarının arasına geçme zamanı gelmişti benim 18 cmlik yarağı amına öyle kökledim ki Ayselin zevkten uçuyordu. Artık makineli tüfek gibi saydırıyordum Aysel’in güzel amına. Aysel zevkten tırnaklarını sırtıma saplamıştı. Öyle saplamıştı ki sırtımdan kan damlıyordu. Müthiş sikişiyorduk. Ayseli bu sefer domaltıp sikmeye başladım. 
Öyle hışımla vuruyordum ki o göğüsleri gidip gidip sallanıyordu. Müthiş sikiyordum Ayseli, 2 defa boşaldım. Az mola verdik, tekrar sikişmeye başladık. Bu sefer ayakta kucağıma aldım Ayseli, yarrağımı köküne kadar geçirmiştim. Ayselin amında hiç bir damla boşluk bile kalmamıştı. Anlayacağınız öyle muhteşem sikiştik ki tarih yazdık. Şimdi Bursa’dayım, dört gözle bekliyorum Adanaya gitmeyi. İlişkimiz devam ediyor.

Dul


Ben bir iş yerinde personel müdürüyüm.adım fatih. Beni her zaman dullara karşı bir ilgim olmuştur ama iş yerinde bir dulla ilişkiye gireceğim aklıma gelmezdi. Temizlikçilerden biri işten ayrılmıştı. Gazetedeki ilanı gören bir bayan iş için geldi ne olduysa onun işe almamla oldu. İşe alırken bana eşini kaybettiğini bir çocuğu olduğunu, bu arada 33 yaşında (beyaz tenli sarışın, iri göğüslü, kalçaları bir içim su, dudakları dolgun, kısacası sex abidesi gibiydi. adı emine) olduğunu da öğrendim. İlk önceleri benim ona karşı herhangi bir ilgim olmamıştı, ta ki ona benim evi de temizler misin demiştim. O da kabul etmişti. Hafta içi iş yerine geliyor, hafta sonu da benim bekar evini temizliyordu.
İlk haftalarda herhangi bir şey yoktu, ama sonraki haftalarda bana tavırlarını bırakın bakışları bile değişmişti. Aynı zamanda giyimi dar, vücut hatlarını ortaya çıkaran elbiselerdi, tabi bende bunlardan etkileniyordum ama bir yeşil ışık bekliyordum. Ama onu becermeyi kafayı koymuştum. Evde temizlik yaparken öyle domalıyor ki göğüslerini sıktırıyordu ki gel beni ye diyordu sanki. Bir gün o temizlik yaparken bende banyoya girmiştim. 
Çünkü boşalmam lazımdı, onun evde verdiği frikiklere dayanacak gücüm kalmamıştı. Kapıyı açık unutmuşum, onun da beni kapının kenarından izlediğini fark ettim. Duşun camında yansıyordu, bir an dönüp ona saldıracaktım. Ama o fark etti ve misafir odasına doğru yöneldi. Bende arkasından sessizce takip ettim. Bir an onun kanepenin arkasından bir şey alırken gördüm. Domalmış, beyaz kilotundan amı nerdeyse taşacak kadar şişkindi. Bende arkasında kafamı eteğinin içine soktum baldırlarından poposuna doğru yalamaya başladım. O ise kurtulmaya çalışma numarası yap1yor, yapmayın fatih bey diyordu. Ama ben amını yalamaya başladıktan sonra kendini saldı. Bu defa emine: çok guzel yapıyorsun bu masajı yukarılara da çık demez mi. Ben iyice heyecanlandım. Cesaretimi toplayıp bluzunun arasından aşağıya doğru ellerimi kaydırdım. Memeleri ellerimdeydi artık. O kadar dik ve sertti ki ellerimle yoğurmaya başladım.
Eminenin hoşuna gitti. Harikaaa çok güzel ez memelerimi diye inlemeye başladı. Hem memelerini okşuyor hem de aşağıdan yukarı doğru çıkıp dudaklarına yapışıp dudaklarını emiyorum. Bir müddet sonra kalkmadan bana doğru döndü ve hadi ağzıma ver diyerek sikimi yuvasından çıkarttı. Sikim çoktan kalkmış taş gibi olmuştu. Büyük bir iştahla ağzına aldı ve emmeye başladı. Sanki dondurma yalıyormuş gibi yalıyordu. Köküne kadar alıyordu. Bende saçlarından tutarak ağzına sokup çıkartıyor ağzını sikiyordum. Çok iyi sakso çalıyordu. Sonra ayağa kalktı ve eteğini tek hareketle yere indirdi.
 Arkasını dönerek öne doğru eğildi. Önümde domaldı. Kalçaları gözümün önünde karpuz gibiydi. Muhteşem bir görüntüydü dünyanın 8.harikasıydı. Zevke gelmişti, her halinden belliydi. Bana hadi becer beni artık dayanamıyorum dedi. 5 senelik yarak hasretimi bitir diyordu. Bende aletimi dünya harikasının etrafında şöyle bir tur attıktan sonra içeriye yavaşça girdim. İçerde bir hazine vardı sanki beni zevkin doruklarına çıkaran. Bu zevkin tadını çıkarmaya başlamıştım bile. Belini sıkıca kavramış gidip geliyorum. Önce yavaş yavaş sonra hızlanarak. O zevkten küçük inlemeler çıkartırken ben zevke geliyordum, bluzunu tamamen çıkardım. O iri memeleri özgürlüğüne kavuşturdum. Ellerimle taş gibi memeleri okşuyor hamur gibi yoğuruyor bir yandan da ateşli dulu kendime çekip dudaklarına asılıyordum. Bu arada becermeye devam ediyordum.
Sonra bir ara iki elimle belini tutarken memelerinin, tutunduğu kanepeye çarptığını gördüm. Tamamen kendinden geçmişti. Ekrana kapanmış inliyordu. Bir ara sikimi önden çıkartıp arkaya hizaladım. Belinden de sıkıca tuttum ki kaçmasın. Ara vermeden arka deliğe birden hızlı bir şekilde yüklendim. Birden kafasını çevirip ne yapıyorsun gibilerinden ve acıyla bana baktı. İçeri girmiştim bile. Önceleri kıçını kaçırmaya çalışsa da başaramadı. Girip çıktıkça alıştı. Bu kez hoşuna gitmeye başladı. kalçasını sikime doğru o gidip gelmeye başladı. Bana kocasının girmediği deliğini de açtığımı söylüyordu. 
İkimizde inanılmaz zevk çığlıkları atmaya başladık. Burası dar ve kuru olduğu icin daha çok zevk veriyordu bize. Dayanacak gücüm kalmamıştı. Boşalacağımı söyledim. Dur dedi. Birbirimizden ayrıldık.  Bana doğru döndü, kanepenin üstüne oturdu ve bacaklarını açarak hadi işi bitirelim artık dedi. Bacaklarının arasından sikimi tekrar çıktığı deliğe soktum. Evet artık tam anlamıyla kollarının ve bacaklarının arasındaydım. Kollarıyla boynuma sarılıp bacaklarıyla belime sarılmıştı. Bacaklarıyla benim yaptığım gidip gelmeleri artık o yapıyor, kendisi beni çekiyor ve itiyordu.
 Bana sadece o muhteşem memelerini yalama yutma işi kalıyordu. Yalıyordum bir kopek gibi kokluyordum kedi gibi. Teni çok güzel kokuyordu, sex kokuyordu anasını satayım. Memesinin üstünde daireler çiziyordum dilimle. Uçlarını hafif hafi ısırıyordum diğer elimle de diğer memesini okşayıp sıkıyor arada orta parmağımı göt deliğine sokup sokup çıkartıyordum. Zevkin doruklarına çıkmıştık. İnmeye de hiç niyetimiz yoktu. Bana hadi şimdi ikimizde aynı anda boşalalım dedi ve aynı anda boşalmaya başladık. 
Adrenalinimiz makineli gibi durmadan saydırıyordu.  İkimizde bitmiştik. Bir süre birbirimize sarılmış bir vaziyette durduk. Kendimize gelince dudağıma ufak bir öpücük kondurdu. Artık ona aşık olmuştum. Onsuz yapamayacağımı anladım ve kızını yatılı bir koleje verdik, artık benim evimde kalıyor. Benim sex makinem olmuştu herkese tavsiye ederim dul tadı bir başka oluyor bu siteden ayrılmayın.

Dul Ebruyla Yatakta

Öncelikle herkeze merhaba daha önce ilk hikayemi yazmıştım buda bir başka hikayem.Oturduğum apartmanın tam karşısındaki binaya yeni bir kadın taşındı.İlk başlarda kız sanıyordum onun için ayarlamaya çalıştım sonrada dul olduğunu öğrenince biraz moralim bozulmuştu.Görseniz kadın demezsiniz adete 19-20 yaşında bir kız fiziğide bir okadar iddaalı.1.78 Boyunda zayıf çıkık kalçalı dolgun göğüslü bir kadın.Ben staj görüyorum 18 yaşındayım meslek lisesi son sınıf öğrencisiyim.Ebru ile genellikle ya işe giderden yada balkonda görüyordum ama pek bir sohbetimiz olmadı işe giderken ikimizde arada sırada aynı otobüse denk geliyorz.Bir sabah yine staj günümdü üstümü değiştirdim evden çıktım apartmanın kapısı kapandığında ebrunun oturduğu apartmanın kapısı açıldı bir baktım ebru çıktı apartmanda üzerinde bluz vardı.
Giderken seslendim pardon bakabilirmisiniz dedim evet dedi k.bakmayın saatiniz kaç dedim 7:40 dedi tşk. Ederim dedim rica ederim dedi hiç istifini bozmadan yürümeye devam etti otobüse aynı duraktan bindiğimiz için birlikte otobüs bekliyorduk bana dedi karşı apartmanda mı oturuyorsunuz dedi evet dedim dairelerimiz karşılık tamam dedi konuyu o açmıştı sanırım oda otobüs beklemekten sıkılmıştı benim gibi sonra bende muhabbete devam etmek için siz yeni taşındınız heralde dedim evet yeni taşındım 1 ay bile olmadı nerdeyse dedi nasıl beğendiniz mi mah. 

Dediğimde evet çok güzel dedi otobüsüm geliyor iyi günler dedi bindi otobüse arkasından bende binince şaşırdı biraz gülümsede nerde çalışıyorsunuz diye sordu bana iş yeriminde nerde olduğunu söyledim iş yerlerimiz yakın dedi bende ona sordum iş yerinin nerde olduğunu çok yakındı iş yerlemiz.Yolda giderken k.bakmayın daha tanışmadık bile dedim ben ebru dedi bende ali dedim m.o ali dedi bende memnun oldum dedim yaşımı sordu ardından 18 deyince şaşırdı gerçekten mi dedi ben evet dedim çok daha olgun gösteriyorsun dedi teşekkür ederim dedim sen kaç yaşındasın diye sordum 26 dedi bende yok artık dedim 20 yaşında falan sanıyordum sizi dedim
 yok canım 26 yaşındayım bu arada iltifatın için tşk. Ederim dedi rica ederim dedim o ben burda inicem dedi tamam dedim iyi günler kolay gelsin dedim tşk. Ederim sanada dedi indi arada balkonda karşılaşıyorduk ama ondan sonra pek denk gelmiyorduk göreşemiyorduk birgün işten gelirken marketin önünde geçiyordum bir baktım ebru marketten çıktı elleri doluydu yavaşca arkasına yaklaştım kısık bir sesle yardım etmemi istermisiniz dedim bir an irkildi arkasını döndü beni görünce sevin neden olmasın dedi aldm elinden poşetleri evine kadar götürdüm dairesine kadar çıktım bana içeri gelirmisin dedi 

yok ben gideyim dedim ısrar ediyorum poşetleri taşıdın yorulmuşsundur dedi çay yada kahve içelim dedi tamam olur dedim içeri geçtim sen keyfine bak üzerime rahat birşeyleri giyip geliyorum dedi tamam dedim oturdum bu arada odadaki fotolar dikkatimi çekmişti fotoları incelerken içeri girdi bu ufaklıkta kim böyle dedim çok tatlıymış oğlum dediğinde neye uğradığımı şaşırdım yok artık dedim nie şaka mı ya dedim hayır ne oldu dedi hem evlisin hemde doğum yapmışsın bu fizik ilginç gerçekten dedim.Güldü bu arada eşin çok şanslı kıskandım valla dedim nie dedi senin gibi bir kadına sahip çünkü dedim sahipti dedi bir şok daha geliyor dedim
 güldü ayrıldık biz dedi üzüldüm dedim kocan hem şanslı hemde aptalmış dedim nie ki dedi niesimi var dedim senin gibi muhteşem bir kadına sahipmiş ve ayrılmış dedim ben ayrıldım dedi hm üzüldüm ya üzülme dedi çocuğun eşinde galiba dedim evet dedi birtek onu özlüyorum dedi gözleri doldu masanın üzerinden peçete aldım göz yaşlarını sildim üzülmek sana hiç yakışmıyor dedim arada böyle oluyorum dedi bana üzülme artk dedim mutfak nerde diye sordum mutfağı gösterdi kahveye ne dersin dedim olur dedi kahve nerde dedim söyledi kahveleri yapıp getirdim tşk. Ederim dedi üzülmek yok artık dedim tamam dedi sözmü dedim söz dedi 

tamam dedim kahvelerimizi içtik saatime baktım dedim benim artık kalkmam lazım tamam herşey için saol dedi bişi değil dedim canın ne zaman konuşmak isterse benimle konuşabilirsin dedim telefon numarımı istedi verdim sarıldı boynuma iyi akşamlar dedi sanada dedim evden çıktım apartmana kapısında arkama baktım ebru balkonda bana bakıyor el salladım oda el salla eve gittim vurdum kafayı uyudum sabah okula gittim okulda yabancı bir no arıyordu açtım günaydın dedi günaydn dedim ben ebru dedi tanıdım dedim npyosun dedi hiç okuldayım eve gelicem birazdan dedim tamam dedi bana gelsene izinliyim bugün oturalım konuşalım biraz dedi 
olur dedim üstümü değiştrdm ebrunun evine gittim açtı kapıyı üstünde t-shirt altında eşofman gel dedi içeri geçtik oturduk kahve yapıp getirdi kahveyi bana verirken eğildi sütyeni yoktu göğüsleri ortadaydı anladı baktığımı ama toplaranma ihtiyaçı hissetmedi buda istediğim birşeydi bir kişi yanınızda rahatça davranabiliyorsa bu sizin ona güven aşıladğınz demektir konuşmaya başladık arada espriler yapıyordum bana çok tatlısın kız arkadaşın varmı dedi yok dedim 

yalan söylme dedi yok gerçekten dedim hm yakışıklısın falan dedi senin varmı dedim yok dedi yalan söyleme dedim yok valla dedi çok güzelsin olmalı bence dedim yok ama dedi ilginç dedim yanlş anlama ama fiziğin çok güzel dedim etkileyicisin dedim hm demek öyle dedi sende etkilenmişe benziyorsun dedi evet etkilendim dedim sende etkileyicisin dedi gözlerin çok güzel dedi öncelikle tşk. Ederim dedim sende galiba benden etkilendin dedim
 yani dedi sempatiksin eğlencelisin ve tatlısın dedi bunlar hiç alışık olmadığım sözcükler dedim hadi ordan eminim bir çok kez duymuşsundur bunlar dedi öyle olsun bakalım dedim. 1 hafta konuştuk bana sinemaya gidicem gelirmisn dedi olur dedim sinemaya gittik oturduk film başlamadan ben direk elimi omuzuna attım film başladı omuza yaslandı film izliyorduk elimi tuttu bende masumca bir öpücük kondurdum yanağına güldü o şekilde filmi izledik eve doğru geliyorduk kendimi garip hissettim daha önce benden büyük sevgilelrim olmuştu ama hem dul hemde çocuklu birisi ile ilk defa bu denli yakınlaşmıştım.

Evine gittik oturduk babam arada nerdesin dedi işim var dedim tamam dedi babam çok küçük yaşlardan çalışmaya başladığı için ne gençliğini nede çocukluğunu yaşamıştı bunun için bana her konuda destek olur ve beni sıkmazdı.Ebru üstünü değiştirip geldi yanıma oturdu belime sarıldı açmısın dedi bişiler atıştıralım dedi olur dedim sofrayı kurdu oturduk yemek yedik tv izlerekn bana galiba sana aşık olmaya başladım dedi bende galiba değil aşık oldun zaten dedim demek öyle dedi öptü beni bende onu öptüm ama dudağından öpüşmeye başladık
 koltukda rahat edemedik dedi odama gidelim kuçağıma aldım odaya götürdüm yatağın üzerine attım öpüşmeye yatakda devam ettik soyunmaya başladık çıplak kaldık ikimizde o dolgun göğüsler ve daha fazlası karşımdaydı boynuma sarıldı öpüşmeye devam ediyordum boynunu yalamaya başladım hoşuna gidiyordu bu dudağını ısırmasnda belliydi göğüslerini yalamaya başladığımda inlemeye başladı 5 dk göğüslerini yaladım amına indim amı sulanmıştı bile amına dil atmaya başladım 


ohlamaya başladı amı çok dardı yalamaya devam ettim fazla geçmeden boşaldı uzun süre seks yapmamıştı ondan heralde kısa sürede boşaldı eliyle sikimi sıvazlıyordu hadi gir içime dedi hiç konuşmuyordum ben sikimin başını ıslattım yavaşca soktum içine ayy dedi çok dardı amı çocuk doğurmamıştı adeta baçaklarıyla beni kenetledi içine girmeye başladım inleme sesleri dahada artmıştı elimde ağzını kapadım delicesine içine gidip geliyordum boşalıcam dediğim içime boşal dedi olmaz dedim cıktım içinde halıya boşaldım cüzdandan prezertavif aldım takmasını söyledim
 takdı o şekilde sikmeye devam ettm ebru tekrar boşaldı ama ben durmak bilmiyordum kucağıma aldım ebruyu o şekilde inletmeye devam ettim 2 dk kucağmda hoplattıkdan sonra bacaklarını omuza aldım o şekilde sikmeye devam ettim bu sefer ikimizde aynı anda boşaldık ebru bitkin haldeydi bende aynı şekilde eburuyu dudaklarından öptüm üstümü giyindim eve geldim direk duşa girdim duşdan cıktım ebruyu aradm npyosun dedim kendime gelmeye çalışıyorm dedi tamam dedim uyicam ben dedim tamam hayatım dedi o yorgunlukla uyudum sabah kalkığımızda kahvaltıyı ettik üstümü giyindim okula gittim 3 ay düzenli bir ilişki yaşadım ebruyla sonra izmire yerleşti artık orda yaşıyor.Bende yeni bir sevgili yaptım hayatıma devam ediyorum onunla yaşadıklarımı unutmam mümkün değil. 

Azgın Dullar!

Geçtiğimiz Ağustos ayında sıcak bir öğle üzeriydi, karşıdan esen sıcak meltem saçlarımı savuruyor, az
ilerimdeki inşaatın önündeki kum tepeciğinden aldığı kum tanelerini gözümün içine serpiştiriyordu. Bende bir
yandan caddeden karşıya geçmeye çalışırken bir yandan da kum yüzünden yanan gözlerimi ovuşturuyordum.
Sonra birdenbire sanki kafama balyozla şiddetle vurmuşlar gibi bir algılamanın ardından her şey bir anda
etrafımda döndü ve adeta kuştüyü bir yatağın üzerine düşüyormuşum gibi garip bir hisle kaldırıma düştüm.
Yanağım sert kaldırıma yapışmış şekilde bir ara gözlerimi araladığımda beyaz bir kadın ayakkabısının
burnumun dibine kadar girdiğini fark ettim. Size enteresan gelecek ama o vaziyetteyken yanıma gelen kadının
parfüm kokusunu algılıyor, hatta parfümünün markası hakkında kafamda düşünceler bile oluşuyordu… Sonra
etrafımda koşuşmalar ve sesli konuşmalar duydum… En son hissettiğim şey ise bir arabanın içinin boğucu
sıcaklığıydı.
Aradan ne kadar zaman geçti bilmiyorum, gözlerimi açtığımda ilk gördüğüm şey tepemde yuvarlak beyaz bir
avizenin üzerinde çiftleşen iki tane kara sinekti. Sırtüstü yattığım yerden kafamı kaldırıp etrafa göz attığımda ise
bir hastane odasında olduğumu fark ettim. Kafamdan çeşitli düşünceler geçiyor, buraya nasıl geldiğimi
hatırlamaya çalışıyordum ki odanın kapısı sessizce açıldı. Ve içeriye bir afet-i devran girdi ki, benim babayiğit
hasta halimizi umursamadan yerini yadırgayıp şöyle bir kafasını kaldırdı.

Kadın, 30-35 yaşlarında, sarı saçlı, yeşil gözlü, memeleri üzerindeki daracık body’sini delip geçecekmiş gibi
duran balık etli mükemmel bir varlıktı. Bana: “Geçmiş olsun Metin bey, kendinizi nasıl hissediyorsunuz?”
derken bir yandan acıklı acıklı gözlerimin içine bakıyor bir yandan üzerimdeki nevresimi düzeltmeye
çalışıyordu. Belliki cebimdeki kimliğimi buldular diye düşündüm. Fakat bu güzel kadının hemşire olmadığı
kılığından kıyafetinden her şeyinden belliydi. Ben yinede ihtiyatlı davranarak “Doktor musunuz acaba?” diye
sorunca, yüzünde şeker çalan küçük çocukların takındığı masum bir ifadeyle “Hayır.” diye cevap verdi ve
açıklama yapmaya devam etti: ‘Bir yere acil yetişmesi gerektiği için arabasıyla biraz hızlı gittiğini, aniden
karşısına ben çıkınca fren yaptığını ama bana vurmaktan kurtulamadığını, hastane masraflarını peşin ödediğini,
hiçbir yerimde kırık çıkık olmadığını, ertesi gün taburcu olabileceğimi’ uzun uzun anlattı.
Demek ki kaldırımda yatarken beyaz ayakkabısını gördüğüm bu kadındı. İlerleyen saatlerde ise sohbetimiz
büsbütün koyulaştı, ‘Adının Aysun olduğunu, bir ithalat firmasının ortağı olduğunu, 12 yıllık evlilikten sonra
eşinden geçen yıl boşandığını, hiç çocukları olmadığını, ama sorunun kocasından kaynaklandığını, eski
vekillerden olan babasının miras biraktığı büyük bir evde, kendisi gibi yeni boşanan çocukluk arkadaşı bir
bayanla birlikte yaşadığını…’ söyledi.


O anda aklıma, bana arabasıyla vuran bu güzel kadına, bir oyun oynamak geldi. (30 yıldır İstanbul’da
yaşamama rağmen) O’na ‘Aslen İzmirli olduğumu, İstanbul’a iş için geldiğimi, İstanbul’da hiç akrabam
olmadığını, bana arabasıyla vurduğu gün İzmir’e gitmek için hazırlandığımı ama bu talihsiz kazanın
gerçekleştiğini’ söyledim. Bana ‘Bu vaziyette İzmir’e gidip gidemeyeceğimi’ sorduğunda, “Hayır, imkansız…
gidemem. Ayakta duracak halim yok, birkaç gün bir otelde dinlenirim herhalde…” diye cevap verince,
beklediğim tepkiyi verdi ve bana “İstersen benim evde birkaç gün kalabilirsin. Ev çok büyük, bir sürü odası
var.” dedi. Tabi bu teklife balıklama atlamak bana yakışmazdı, biraz nazdan tuzdan sonra razı oldum.
Ertesi gün Aysun hastanedeki odama, beni evine götürmek için geldiğinde, yanında birlikte yaşadığı dul
arkadaşı Nihal’i de getirmişti. Aman tanrım o ne güzellikti… Aysun kadar iri memeleri olmasa da, mükemmel
güzelliğe sahip bir poposu vardı. Angelina Jolly’e benzeyen yüzüne kısa siyah saçları o kadar yakışmıştı ki,
gözlerimi alamıyordum. Yarım saat sonra, iki güzel kadın birer koluma girip beni hastane koridorundan
geçirirken, insanların kıskanç bakışları adeta beni delik deşik ediyordu.
Aysun’un kullandığı lüx arabayla, yaklaşık 45 dakikalık bir yolculuktan sonra, büyük bir demir kapı ve güzel
bir bahçenin çevrelediği, eski konak biçimli, triplex bir yapının önüne geldik. İki fıstık hemen odamı hazırlayıp
yatağımı yaptılar. Ve dikkatlice beni yatağıma yatırdılar. Benim telefonum kazada kırıldığından, gerektiğinde
onları çağırabileyim diye, Aysun kendi cep telefonunu başucuma koydu. O andan itibaren tek düşündüğüm
şey, bu yavruları nasıl sikebileceğimdi… Hastalığımı falan unutmuş, bütün benliğimi dayanılmaz bir sex arzusu
kaplamıştı. Eve geldiğim gün vukuatsız geçti, üzerime o kadar düşüyorlardı ki akşam yemeğimi bile yatağıma
kadar getirmişlerdi.

Ertesi sabah ikisi de işlerine gidip evde yalnız kaldığımda, akşama kadar, bu yavruları nasıl edipte
sikebileceğimi düşünüp kafa patlattım. Ama sonunda dahiyane bir plan yapmaya muvaffak oldum. Onlar
gelmeden hemen üzerimi giyinip bir CD dükkanından Takashi Miike’nin ‘Cevapsız Arama’ isimli filmini satın
aldım. Ardından Aysun’un telefonuna kendi kartımı takıp, yakın bir arkadaşımı aradım. Ona Aysun ve Nihal’in
cep telefon numaralarını vererek, ‘Akşam saat 22:00′den sonra, her 45 dakikada bir, bu numaraları aramasını,
kaba değil ama ürkütücü kelimeler kullanarak, telefona çıkanları korkutmasını…’ tembihledim. Geriye bir tek
seksi dullar’ın eve gelmelerini beklemek kalıyordu.
Aysun ve Nihal akşam 20:00 gibi geldiler. Hemen yanıma gelip halimi hatırımı sorduktan sonra, ‘Duş alıp,
yemek hazırlayacaklarını’ söylediler. Beni de salonda bir kanepeye alarak, “Televizyon seyredersin…” dediler.
“Sizde VCD Player varmı?” diye sorduğumda “Evet, var.” cevabını alınca, derin bir oh çektim. Onların duş
almaları, yemek hazırlamaları ve yemek yememizin ardından saat 21:30 olmuştu. Elimi çabuk tutmalıyım diye
düşündüm ve hanımlara ‘Bu gün evde çok bunaldığımı, biraz evin bahçesine çıktığımı, seyyar bir VCD satıcısı
gördüğümü ve seyretmek için bir film satın aldığımı, ama sonra birlikte seyrederiz diye vazgeçip akşamı
beklediğimi’ söyledim.
Bunun üzerine Aysun elimdeki filmi alıp VCD Player’e taktı. Arkadaşım her an telefonlardan birini
arayabileceği için filmin başındaki reklamları seyredecek vakit yoktu. Hemen kalkıp VCD’yi ileri sardım ve
film başladı. Daha önce filmi seyrettiğim için, filme değil, hanımların filme verdiği tepkilere dikkat ediyordum.
İkiside tam filmin etkisine girmişlerdi ki Nihal’in telefonu çaldı. Telefonda neler konuşulduğunu bilmiyordum
ama Nihal’in yüzü şekilden şekle giriyordu. Ben ‘Neler olduğunu, neden endişelendiğini…’ sorunca, “Sapığın
biridir mutlaka, önemli değil!” diye cevap verdi ve tekrar filme geri döndük.

Yarım saat sonra bu kezde Aysun’un telefonu çaldı. Aynı endişe ve korkuyu Aysun’un yüzünde de görünce,
planımın iyi işlediğini anlamıştım. Aysun ve Nihal’e ‘Telefonlarını kapatmalarını’ söylediğimde, ‘Bütün eş dost
akraba ve iş bağlantılarının bu telefonların ucunda olduğunu, kapatamayacaklarını’ söylediklerinde, bende
yangına körükle gidip “Haklısınız, her şey olabilir, dünya ile bağlantıyı kesmemek gerek…” deyiverdim. Film
bittiğinde saat 24:00 civarıydı ve sexy dullar’ın yüzlerindeki endişeyide görebiliyordum. Sabah yine işe gitmeleri
gerektiği için, fazla sohbet edemeden, ikisi de yatmak istediklerini söyleyip odalarına gittiler.
Tabi bu arada telefonlara gelen çağrılar devam ediyordu. Ardından ben de odama çekilip üzerimde ne var ne
yok çıkartarak, çırılçıplak yatağıma yatıp olacakları beklemeye başladım. Aradan 45 dakika geçmişti ki,
Aysun ve Nihal birlikte odamın kapısını çaldılar. ‘Telefonların devam ettiğini, ikisininde ayrı odaları olduğunu,
önce birlikte yatmaya karar verdiklerini ama yinede korktuklarını, bu yüzden odama geldiklerini’
söylediklerinde neredeyse sevinçten uçacaktım. Onlara ‘Bu gece aynı odada kalabileceğimizi, ben varken
hiçbirşeyden korkmamalarını’ iyice empoze ederken, odada başka yatacak yer olmadığı için ikisinide yatağa
davet edip, ‘Bu gece yanımda emniyetle yatabileceklerini, çekinmelerine gerek olmadığını’ söyledim.
İki kadın, benim çıplak olduğumu fark etmeden, geldiler ve iki yanıma yattılar. Biraz sohbetten sonra ikisi de
bana arkasını dönüp uyumaya koyuldu. Ama kıpırdanmalarından uyumakta zorlandıklarını anlayabiliyordum.
Bana ilk yüzünü dönen Aysun oldu. Bende ona yüzümü döndüğümde, nefeslerimiz birbirine karışacak kadar
yakınlaşmış, loş ışıkta birbirimizin gözlerine bakıyorduk.


Bir süre bu şekilde bakıştıktan sonra, ben yorganın altından yavaşca Aysunun elini tutup önce göğsüme
koydum. Oradan yavaş yavaş aşağıya sikime doğru götürdüm. Demir gibi olmuş dimdik sikime eli değince
biraz tedirgin olup geri çekmek istedi. Elini bileğinden kuvvetlice tuttuğum için kurtulamadı ve daha fazla
direnmedi. Minicik, yumuşak elini taşaklarıma kadar indirdim. O’da daha fazla dayanamamış olacak ki,
kendini koyverdi ve hırsla taşaklarımı avuçlamaya, sikimi sıvazlamaya başladı. Kocaman olmuş yarağımın
ucundan sızan zevk sıvılarının Aysun’un eline bulaştığını hissedebiliyordum.


Sikimin okşanması beni deliye çevirmişti. Hemen Aysun’un güzel dudaklarına yumulup derin Fransız
öpücükleri kondurmaya başladım. Azgınlar gibi öpüşürken bir yandan da iri memelerini avuçluyor, ucunu
parmaklarımla sertleştiriyordum. Diğer tarafımızda Nihal hiçbirşey olmamış gibi bize arkasını dönmüş
yatıyordu. Ama onunda uyanık olduğundan emindim. Aysun’un dudaklarından yavaş yavaş boynuna, oradan
iri memelerine inip yalamaya başladım. Memelerinin misket gibi olmuş tatlı uçlarını akide şekeri gibi ağzımda
eritiyor onu zevkten inletiyor ve kıvrandırıyordum.
Yavaşca daha aşağılara… göbeğine, oradan tatlı amına indim. Aysun’un balkutusu zevk sıvılarıyla sırılsıklam
olmuş, alev alev yanıyordu. Daha fazla engel olmaması için kalçalarına kadar indirdiğim mis kokulu külotunu,
bir hamlede hoyratça çekip en ince yerinden koparttım. Artık Aysun’un kadın kokan tatlı amcığı ve çiçek gibi
göt deliği dilime amade idi. Dilimi bir amına bir götüne sokuyordum, ağzıma burnuma Aysun’un zevk sıvıları
bulaşıyordu, bende onları zevkle yutuyordum.
Ben Aysun’un amını götünü dillerken, yanıbaşımda arkası bize dönük yatan Nihal’in sol kolunun ritmik
hareketler yaptığını fark ettim. Tam olarak, yorganın altında ne yaptığını göremiyordum ama tahminim
doğruysa harika olacaktı. Aysun’un zevkten vıcık vıcık olmuş amını yalarken, sanki yanlışlıkla olmuş gibi, elimi
Nihal’in ön tarafına doğru kaydırdığımda, elinin eşofmanının içinde olduğunu, O’nun da gizlice amını
parmakladığını fark ettim. Dilimi Aysun’un amından çekerek, Nihal’i nazikçe sırtüstü çevirip bir hamlede
eşofmanıyla birlikte külotunu aşağı indirdim ve O’nun da zevkten sırılsıklam olmuş amını yalamaya başladım.
Bir yandan parmağımla Aysun’un göt deliğine masaj yapıyor, bir yandan da Nihal’in buram buram sex kokan
tatlı amını dilimle mest ediyordum…
İki azgın dul’un uzun zamandır yarağa hasret kaldıkları her hallerinden belliydi. İkisi de zevkten deliye dönmüş,
tatlı tatlı inliyor, kalın ve damarlı yarağımı amlarına bir an önce sokmam için telepatik olarak yalvarıyorlardı.
Sikimin tadına ilk Aysun’a baktırmaya karar vererek, Nihali bırakıp Aysun’un bacak arasına geçtim. Kazık gibi
olmuş kocaman sikimi amının dudakları arasında biraz gezdirdikten sonra sırılsıklam amcığına birden
kökledim. Aysun’un derin bir “Ohhh…” çekip başını geriye atmasıyla beni belimden sıkıca yakalaması bir oldu.
Yarağımı her kökleyişimde “Nihayet… nihayet…” diye çığlıklar atıyor, ateş gibi amcığıyla, koca sikimi, boşluk
bırakmadan kavrıyordu.



Bu arada Nihal dizlerinin üzerinde doğrulmuş, ben Aysunu sikerken, O’da boynumu ve kulağımı yalıyor, tatlı
nefesiyle beni deliye çeviriyordu.
Az sonra Aysun sikimin altında sarsıla sarsıla boşalırken, “Kocammm… canım kocacığımmm…” diye, yüksek
sesle çığlıklar atıyor, sanki sikimi amının içinde kırıp oradan hiç çıkarmak istemiyorcasına sert hareketler
yapıyordu. Nihayet orgazm olup sakinleştiğini fark edince, zevk sıvılarına bulanmış sikimi Aysunun amından
çekip, Nihal’i saçlarından tutarak yarağıma doğru yaklaştırdım. Nihal yarağımı sanki yüksek devirli bir elektrik
süpürgesi gibi emiyor, ağzına her sokuşunda sanki içimden bir şeyler kopuyormuş hissi veriyordu…
Azgın dul Nihal’i yaraktan daha fazla mahrum etmeye hakkım olmadığını düşünüp, arkasını çevirip domalttım.
Amının zevkten kabarmış dudakları, arkasından taşak gibi çıkmış, içine girmesi için adeta sikime yalvarıyordu.
Karşımdaki arzulu ve sikilmeye hazır amcığı daha fazla bekletmedim. Zevkten kazık gibi dikelip, kafası kadın
yumruğu gibi kocaman olmuş yarağımı Nihal’in uzun zamandır yarak girmeyen amına dayayıp, taşaklarıma
kadar kökledim. Nihal zevkten adeta kudurmuş, ben amına kökledikçe kafasını sağa sola sallıyor, bir eliyle de
aşağıdan taşaklarımı avuçlamış canımı acıtıyordu. Az sonra Nihal de kalın yarağımın verdiği sonsuz hazza
boyun eğip çığlıklar atarak boşalıp rahatladı…

Ama benim azman, azgın dullar’ı sikmeye doymuyordu. Bu kez Nihal’i bırakıp tekrar Aysun’a döndüm. O’nu
yüzükoyun yatırıp göbeğinin altına iki tane de yastık koyarak poposunu yükseltince, kara incisi bütün
ihtişamıyla hizmetime girdi. Hemen eğilip misler gibi göt deliğini dilimle yumuşatıp yarağıma hazırlamaya
başladım. Göt deliğinin iyice yumuşayıp kendini bıraktığından emin olduktan sonra, hala sikmeye doymayan
yarağımı muhteşem kara incisine dayayıp yavaşca kafasını içeri soktum… Azgın dul, sikimi götünden çıkarmam
için yalvarıyor, acıyla karışık zevk çığlıkları atıyordu. O’nun çığlıklarına aldırmayıp sikimi köküne kadar götüne
soktum. Gidip geldikçe deliğini kasmayı bırakıp, kızışmış azgın bir kısrak gibi altımda dans etmeye başladı…
Ben Aysun’un götünü sikerken Nihal de boş durmuyordu. Arkama geçmiş popomu yalıyor, küçük ısırıklar
atarak beni kudurtuyordu. Anladım ki daha yarağa doymamıştı esmer güzeli azgın dul. Bir yandan Aysun’un
daracık götünü sikerken bir yandan elimi arkaya atıp Nihal’in kısa saçlarını yakaladım ve kendime çekip alev
gibi yanan dolgun dudaklarını emmeye başladım. Sonra bacakları arasına Aysun’un sırtı gelecek şekilde,
önümde domaltıp, O’nun da göt deliğini doya doya yalamaya, sikim için ideal duruma getirmeye başladım. Göt
deliğine her darbe atışımda poposunu yüzüme daha çok bastırıyor, amından sızan zevk sıvılarını çeneme
bulaştırıyordu. Ben de zaman zaman dilimi götünden çekip salgıladığı sıvıları zevkle yalayıp yutuyordum.
Aysun’un orgazm olduğunu, artık poposunu altımda yılan gibi kıvrandırmamasından anladım. Ve sikimi, vantuz
gibi kavrayan sıcak götünden çekip, onun sırtında bana domalmış duran Nihal’in götüne dayadım. Yarağımı,
Nihal’in daracık ama istekli götüne, yavaş yavaş sokarken, Aysun gibi çıkarmam için yalvarmıyor, aksine daha
da köklemem için poposunu sikime doğru bastırıyordu. Nihal’in güzel götünü Aysun’un sırtında yarım saat
kadar siktikten sonra, artık takatımın kalmadığını, döllerimin dışarı çıkmak için sikimin sınırlarını zorladığını
hissedince, kendimi orgazm olmaya şartlandırdım.

Nihalin sıcacık ve dar götünü biraz daha siktikten sonra, sikimi çıkarıp, Nihal’i ve Aysun’u yan yana sırtüstü
yatırarak, ben de üzerlerinde ayağa kalktım. Patlamak üzere olan sikimi birkaç saniye elimle sıvazladıktan
sonra yarağımın kafasını, yan yana yatan Aysun ve Nihal’in yüzüne doğru eğerek şiddetle boşaldım.
Spermlerim sikimin ucundan öyle tazyikli ve bol çıkıyorlardı ki, döllerimi azgın dullar’ın yüzüne itfaiye
hortumuyla fışkırtır gibi fışkırtıyordum… Onlar da zevkle döllerimi yalayıp yutuyor, şifalı bir iksir gibi elleriyle
memelerine ve yüzlerine sürüyorlardı…

Birlikte yaşadığımız bu mükemmel hazzın ardından, azgın dullar’ın ortalarına uzanıp, iki koluma da onları
yatırdım. Bir yandan saçlarını öpüp kokluyor, bir yandan da en baştan beri planladığım muzipliklerimi
anlatıyordum. Her ikisinden de tek kelime tepki almayınca bu maceranın onların da çok hoşuna gittiğini
sezinleyerek rahat bir nefes alıp rahatladım. Azgın dullar’ın beni affettiklerinin en bariz ispatı da, ertesi gün
ikisinin de işe gitmeyip seks partimize kaldığımız yerden devam etmemizdi

Azgın Dul komşum Hergun Beni Sik Diyor


Lise son sınıftaydım. Oturduğumuz apartmana yeni bir komşu geldi. 35 Yaşlarında, güzel bir dul bayan. Bir pazar günü taşındı. Ben de komşuluk hatırına biraz yardımcı oldum. Çok içten tavırlarla teşekkür etti. Annem o gün yeni komşumuzu (jale hanım`ı) yemeğe aldı, ailecek onunla ilgilendik. Ertesi gün okula gittim. 3. Dersimiz kimya idi ve hocamız dersler başlayalı 2 hafta olmasına rağmen henüz gelmemişti. Birden kapı açıldı ve ne göreyim komşumuz jale hanım içeri girmesin mi? Çok şaşırdım, ama az sonra yeni kimya öğretmenimiz olduğunu öğrenince de doğrusu pek memnun oldum.Neyse lafı fazla uzatmayayım, ev uzak olduğu için otobüsle okuldan eve gidip geliyordum.

O günden sonra aynı otobüse jale hanım`la birlikte binmeye başladık. sabah birlikte çıkıyor, akşam birlikte dönüyorduk. Otobüs çok kalabalık olduğu ve jale hanım da etine buduna dolgun ve oldukça da çekici bir kadın olduğu için epey sürtünenler oluyordu. Sonunda birgün bana “otobüse bindiğimizde yanımdan ayrılma, hatta kalabalık olduğunda mümkünse bana sokul da beni rahatsız edemesinler. Otobüste bazan çok rahatsız oluyorum,
anlıyorsun değil mi?” diye bir ricada bulundu. Zaten hikaye de bundan sonra başladı. Otobüsün boş olduğu zaman yoktu ki. Daha o gün otobüse biner binmez ortalarda bir yerde sıkışıp kalmıştık. Ben hemen yanında idim. Omuzlarımız ve basenlerimiz birbirne sıkıca değiyordu.Sikim de hafifçe dikilmiş, arkamda duran kızın kalçaları bana değdikçe hafif hafif zevkleniyordum. Jale hanım`ın arkasında şişman bir bey vardı.Derken jale hanım huzursuzlanır gibi oldu ve bana “lütfen arkama geçer misin” dedi. Gözleriyle arkadaki adamı işaret ederek “çok rahatsız oluyorum” dedi. Ben istemeyerek ve biraz da zorlanarak jale hanım`ın arkasına geçtim. Arkadaki şiman bey de mecburen yana kaydı. Fakat benim arkamda da biri olduğu için bayağı sıkışmıştık. Hafifçe arkaya dönüp baktığımda orta yaşlı, hafif tombul bir bayanın tam arkamda olduğunu gördüm. Jale hanım`a hocam, arkamda şişmanca bir bayan var, yer çok dar, isterseniz eski yerime geçeyim” dedim. Hafifçe kulağıma .
yo sakın geçme, baksana her iki yanda da bir sürü erkek var. Hem ben sana güveniyorum” dedi ve kalçalarını dabana doğru geriye bıraktı. Şimdi hem arkamda tombul bir kalça, hem de önümde tombul bir kalça vardı. Elimde olmadan sikim taş gibi oldu, kendimi geriye doğru çekmek istedikçe jale hanım da kalçasını bana doğru ittiriyordu. Bir-iki tecrübe ettim, hepsinde de
kalçasını bana doğru ittiğini anlayınca uyanmaya başladım. Ben de kendimi rahat bıraktım ve jale hanım`ın kalçalarına dayandım. Otobüs hopladıkça jale hanım`ın kalçalarına hafif hafif sürtünüyordum. Önümdeki demire ellerimle tutunmuştum. Otobüs sallandıkça jale hanım öne arkaya kaykılıyor, memelerini ellerime bastırıyordu. Derkendayanamayıp sarsıla sarsıla boşaldım. Jale hanım`ın boşaldığımı anlamaması imkansızdı. Neyse utangaç duygularla otobüsten indim. Çantamı çaktırmadan önüme tutarak okula gittik.
Yolda “ilk defa rahat bir yolculuk yaptım, teşekkür ederim, bana hiç sıkıntı vermedin. Bundan sonra da beni böyle korursan memnun olurum” dedi. Sevinçten dört köşe oldum. Akşam gelirken hemen arkasına geçiverdim. Ellerimi de memelerine denk gelecek şekilde alttan geçirip otobüsün demirine tutundum. Bayağı istekli bir şekilde hem kasıklarıma kalçalarını bastırıyor hem de memelerini ellerime bastırıyordu. Ben de boş durmuyor, kalkmış sikimi arkadan kalçalarının arasına denk gelecek şekilde bastırıyordum. Bir ara jale hanım başını geriye doğru attı ve hafifçe titrediğini hissettim.Kalçalarını kasıklarıma daha çok bastırdı. Boşaldığını anladım. O günden sonra otobüs fantazilerimiz aynı şekilde sürdü gitti.Hafta sonu evde yalnızdım. Zilçaldı, kapıyı açtığımda jale hanım`ı gördüm. “Buyrun hocam” dedim. “Yalnız annemler evde yok” diyerek uyarmayı da ihmal etmedim. Bana “dahaiyi, seninle dertleşmeye gelmiştim” dedi ve içeriye daldı. Oturma odasına geçip oturduğunda mini bir etek altına, siyah, ince ve de
jartiyerli bir çorap (çorapların bitim yeri bacaklarını üstüste attığında görülüyordu) giydiğini görünce afalladım. Bu akşam ölürüm, beni kimse tutamaz diye içimden geçirip olacakları beklemeye başladım. Bana iki yıl önce boşandığını, kocasının kendisini başka kadınlarla sık sık aldattığını, bu yüzden geçinemediklerini,vs. Uzun uzun anlattı. Sonra da ben aldatılacak kadar çirkin bir kadın mıyım diye sordu. Ben de sanki çok bilirmişim gibi “belki de başka bir sebebi vardır” dedim. O da “evet, öyle imiş. Ben ateşli bir kadın değil mişim, onu
baştan çıkaramıyormuşum” dedi. “Ne dersin, ben erkekleri baştan çıkaramayacak kadar çirkin ve soğuk muyum” diye sordu. Ben de “kadınlar hakkında fazla birşey bilmiyorum, hiçbir kadınla da ilişkim olmadı. Bu konuda size birşey söyleyemem” dedim.”Gerçekten bakir misin” dedi. isteren sana birşeyler
öğreteyim, o zaman fikrini söyle” deyip hemen yanıma geldi ve dudakalrıma sıcak bir öpücük kondurdu. Ardından dilini ağzıma daldırıp, eliyle sikimi avuçlamaya başladı. Az sonra sikimi çıkarıp ağzına aldı ve aç bir kurt gibi sömürmeye başladı. Dayanacak halim kalmaıştı, ağzınabütün gücümle fışkırdım. Sikim aynı sertliğini koruyordu. “Çok güzel ensest hikayeler ve tatlı bir sikin var. Tam amıma göre. Hadi gel deamımın tadına bak” dedi ve külotunu sıyırdı attı. Arkadaşlarımdan duyduğum şeyleri hatırlamaya çalıştım ve o pempe dudakları dışarı fırlamış, traşlı
daracık amını dilimle yalamaya başladım. Ağzımı iyice dayayıp dilimi içine sokuyor, arada bir amını emiyor, ona çığlıklar attırıyordum. Az sonrayeter artık gel de içime gir” dedi. Yere uzandı, ben de bacaklarının arasına girip sikimi amına yerlştirdim. Vıcık vıcık olmuş
amı az sonra alıştı ve sikimin tümünü içine aldı. “Ohh, içimi tam doldurdun. istediğin gibi sik, hiç durma” dedi. Önceden boşalmış olduğum için içinde uzun müddet kaldım. Her sokuşumda ahh, ohh diye sesler çıkarıyor, daha hızlı sok, amımı parçala diye
bağırıyordu. Derken amı erotik hikayeler oku sıkışıp gevşemeye başladı, dayanacak halim kalmamıştı ve aynı anda ben de tekrar boşalmaya başladım. içine fışkırttıkça halının tüylerini yoluyor, acayip sesler çıkarıyordu. Az sonra ikimiz de sakinleştik. Yarım saat kadar üzerine uzanmış olarak yattım. Az sonra altımdan kalktı ve sikimi ağzına alıp kısa bir süre içinde yeniden kaldırdı. Hadi koçum beni domalt bir de öyle sik. En sevdiğim pozisyon budur dedi. Otobüste beni niye arkasına aldığını şimdi anladım. Hemen domaltıp amına yerleştim. Derin bir oh çekti veöne doğru uzanıp kalçasını havaya dikti. Amına rahatça girebiliyordum. O tombul kalçalarına bastırdıkça zevkten uçuyordum. Ellerimle de bacaklarını okşuyor, hayallerimisüsleyen o jartiyerli çoraplara dokunup okşuyor, sıkıyor amında durmadan gidip .geliyordum. Altımda üç kez boşladı. Artık iyice doymuştu. Sikimi çıkarıp
götüne sürtmeye başladım. Biraz da götümden sik, amım acımaya dul seks hikayeleri başladı dedi. götüne yavaş yavaş yerleştim. Sikin çok hoşuma gitti, her yerimi dolduruyorsun dedi ve içinde hızla gidip gelmeye başladım. Daracık ve sıcacık delik ben de hal bırakmadı. Boşalacağımı anlayınca, amımaboşal, içimin dölle dolmasında çok zevk alıyorum dedi. götünde iyiyce hızlandım, kalçasını daha bir tatlı havaya dikti. Aniden sikimi çıkarıp amının derinliklerine daldırdım ve çok kuvvetli bir şekilde boşalmaya başladım. Zevkten ortalığı inletiyorduk. O sırada annemin bizi izlediğini fark ettim.Ama birden rahatladım. Annem sikiş hikayeleri bana eliyle aferin, iyi yapıyorsun işaretleri yapıyor, aynı zamanda da benim erkekliğe ilk adım atışımdan duyduğu gurur yüzünden okunuyordu. Çaktırmadan yanımızdan ayrıldı. Jale hanım benim seks hocalığımı da yaparak beni hayata hazırlamaya bundan sonra da devametti. Anneme bir işaret çakıyordum. komşuya gitme bahanesiyle annem evi bize bırakıyor, ben de jale hanım`ı bir güzel düzüyordum. 

22 Kasım 2013 Cuma

Teyzemin Dul Komşusu Öğretmen Kirazı İnlete inlete Siktim

O zamanlar 32 yaşımdaydım. Öğretmen olan teyzem hiç evlenmemişti 45 yaşlarındaydı. Teyzemle karşılıklı apartmanlarda oturduğumuzdan, her gece ya biz onda, ya o bizdeydi. Teyzem hep bahsederdi, Keşan'da bir bayan arkadaşı vardı, evliydi ve kocasından boşanmak üzereydi, adı Kiraz'dı. Ben onu daha hiç görmemiştim.



Bir süre sonra, Kiraz'ın boşandığını ve merkeze tayin istediğini öğrenmiştik. 3 ay evli kalıp boşanan Kiraz'ı, nihayet tayin olup merkeze geldiğinde gördüm ilk defa. Sarışın, 27 yaşında ve yeşil gözlü bir hatundu. Onu ilk kez görmeme rağmen iyi tanıyordum. Temizlik hastası biriydi. Gerçektende çok temiz giyiniyordu, yanına yaklaştığınızda mis gibi kokuyordu hep. Geçen zaman içerisinde, Kiraz'ın cinsel sorunlar ve kocasının içkisi nedeniyle boşandıklarını öğrendim.

Bir gece uyurken, sebepsiz yere uyandığımda, salondan sesler geliyordu. Karım, teyzem ve Kiraz bizde toplanmışlar ve konuşuyorlardı. Kapıdan kulak misafiri oldum.

Kiraz, evliliği süresince kocasıyla hiç orgazm yaşamadığını anlatıyordu. Teyzem de karıma "Ya sen?" diye sorduğunda, karım "Benim bir sorunum yok. Ben her defasına orgazm oluyorum." dedi. "Yani işler iyi... Hadi biz artık kalkalım..." dedi teyzem. Kiraz da teyzeme "Sen geç odada uyu, sen hiç evlenmediğin için bizim dilimizden anlamazsın... Biz biraz daha muhabbet edelim." dedi. Teyzem "Haklısın... hem uykum geldi. Size iyi muhabbetler..." dedi ve çocuk odasına geçti.

Teyzem yatmaya gittikten sonra, karim Kiraz'a "Meyva yermisin?" dedi ve birlikte mutfağa gittiler, sesler kesildi. Uzaktan ses geliyordu ama anlayamıyordum. Meyvaları hazırlayıp tekrar salona geldiklerinde, ne konuştuklarını yeniden duyabiliyordum.

Kiraz, boşandığı kocasından bahsediyordu, "Penisi inceydi, hatta ilk gece fazla acımadı bile." dedi. Karım da "Onun için zevk almamışsındır, Kemal'inki oldukça kalın." dedi. Kiraz "Siz haftada kaç kez yapıyorsunuz?" diye sordu. Karım "Belli olmazki, canımız çeker gün aşırı yaparız... Ama haftada en az üç kez olur. Her defasında da iki kez yaparız, ve ben en az üç dört kez tatmin olurum." dedi.

Kiraz "O nasıl oluyor?" dedi. Karım "Kemal kadınlığımı yalamayı sever, o yalarken tatmin olurum. Sonra bir kez de beni yaparken orgazm olurum." dedi. Kiraz içini çekti "Ne şanslısın..." dedi. Karım "Gerçekten hiç orgazm olmadın mi?" diye sordu. Kiraz "Onunla yaparken hiç olmadım. 5 dakikada o zevkini alır çekilir, ben de parmaklarımla devam eder orgazm olurdum..." dedi. Karım "Ne? 5 dakika mı? Kemal öyle değil, 15 dakikadan önce boşalmaz!" dedi. Muhabbetleri böyle devam etti...

Kiraz geçici olarak kaldığı teyzemin evinden, kendi kiraladığı eve taşınıyordu. Yardımcı olup evini taşıdık. Evi iki sokak ötedeydi. Zamanla duyduklarımın etkisiyle bu taze dula hoş görünmeye çalıştım. Yetenekliyimdir elimden her iş gelir, onun dikkatini çekmeyi başarmıştım. Zaman zaman "Ne beceriklisin, karın çok şanslı..." gibi laflar ediyordu, ama bu konuşmaları benimle yalnızken yapıyordu.

Bir gece yine bizim evdeydik. Teyzem henüz gelmemişti, karım mutfaktaydi ve ben salonda Kiraz'la sohbet ediyordum. Yine bana iltifatlar yağdırıyordu. Karşılık olarak ben de ona "Kiraz hanım, siz çok iyi bir kadınsınız. Hayret o adam nasıl ayrıldı sizden. Ama ayrıldığınıza göre önemli bir sebebi olmalı mutlaka." dedim. Kızarmıştı ve "Var tabiki... Bizimkisi kadersizlik... "dedi. "Kiraz hanım, kader demeyin ve yeniden evlenmeyi düşünün. Daha genç ve..." dedim arkasını getiremedim utandım birden. Kiraz "Ve...? Ne?" dedi. "Ve... güzelsiniz!" dediğimde, iyice kızardı, kalktı ve mutfağa gitti.

O gece boyunca sürekli göz göze geliyorduk ve hep gülümsüyordu. Geç vakit kalktıklarında onu evine bırakmak için ben de çıktım. Kendi evine taşınalı, ya ben bırakırdım evine, ya da teyzem. Teyzem karşı apartmana geçmişti, biz yürüyorduk. Köşeyi dönünce koluma girdi ve "Demek ben güzelim ha?" dedi. "Değilmisin?" dedim. "Bir kadının kendine değil, başkalarına güzel görünmesi önemli..." dedi.

Kaldığı apartmana gelmiştik. Apartmanın kapısını açtı girdi, bende girdim ve "Sen çık, kapının kapandığını duyunca giderim." dedim. Elimi otomatiğe uzatırken mani oldu ve bana yaklaştı. Nefesini yüzümde hissediyordum. Bana sarıldı. Ben de ona sarıldım, boynunu öptüm. "Sana aşık oldum ben. Seni düşünmeden yapamıyorum. Ama evlisin ve karına da saygım var!" dedi.

Kalçalarını avuçlayıp okşamaya başladım. "Yapma, dayanamıyorum. Başka zaman..." deyince, çenesine uzanıp tuttum ve dudaklarını kapıp öpmeye başladım. Uyanmış olan sikime karnını bastırıyordu. 1-2 dakika kadar öpüştük, itti beni ve "Yeter, git artık. Başka zaman..." dedi yine. "Ne zaman?" dedim. "Hafta sonu olabilir. Ben evde bir tamir işi uydururum, gelirsin." dedi. Tekrar öptüm ve çıktım, kapıyı kapadı.

Hafta sonuydu. Cuma gecesi karımla seks yapmıştık, içimden hep "Pazar günü çağırsa" diyordum. Cumartesi ses çıkmamıştı, o gece tv'ye takıldım. Pazar sabah kahvaltıdaydık, telefon çaldı. Ağırdan aldım, karım açtı telefonu. Arayan Kiraz'dı. Sohbet faslından sonra, "Evde ütüsünün çalışmadığını" söyledi ki, karım "Kemal gelsin bir baksın, yapar o kesin." dedi. Telefon kapandı. Karım, "Kiraz'ın ütüsü bozulmuş bir bakacakmışsın." dedi.

Ben hiç bozuntuya vermeden "Amaaan be, bir haftasonum var, onu da bok ediyor. Zaten sebze pazarına da gidecem daha..." dedim. Karım "Ayıp olur, önce gider ütüyü tamir edersin, sonra oradan da pazara gidersin." dedi. "Offf puff" ederek giyindim ve evden çıktım. Bir solukta Kiraz'ın evine gittim.

Kapıyı açtığında ipek bir sabahlık vardı üzerinde. Hemen öpüşmeye başladık. Yatak odasındaydık ve öpüşerek soyunuyorduk. Ben pantolonumu çıkarırken, o sadece külotuyla uzanmış bana bakıyordu. Külotumu sıyırdığımda gözleri kocaman olmuştu, yüzünde tebessüm vardı. Bembeyaz vücudunu okşayarak yanına uzandım ve dudaklarını kaptım. Külotunu sıyırıp çıkardım. Elimi amına attığımda öyle şaşırdım ki... Siktiğim, sayısını bilemediğim amlar içinde, böyle kabarık olanını daha hiç görmemiştim.

Memelerini yalıyordum. Aşağılara kaydığımda bacaklarını araladı, bacak içlerini yaladım. Saçlarımı okşadı. Amına uzanırken eliyle mani olur gibi yaptı. Kafamı kaldırıp baktığımda "Oramın yalanması ilk kez olacak..." dedi. Tekrar eğildim ve dudaklarımı amına değdirdim. Amı öyle sıcaktı ki... Yaladım yaladım... Kasılıyordu... Emmeye başladım, o sırada orgazm oldu inleyerek. Tekrar öpüşmeye devam ederken parmağımı kasılmış olan amcığına daldırdım, ıpıslaktı.

Bacaklarını araladı, yerleştim ve sikimi amına dayadım, bastırdım... Zorlanarak biraz girdiğimde, Kiraz derinden "Aahh..." diyordu. Tamamen girdim ve ileri geri derken iyice dipledim. "Ohh çok güzel..." dedi, git gele başladım. Dudaklarını memelerini emiyordum. 10 dakika kadar devam ettim. Kiraz inlemeye ve kasılmaya başladı, adeta ağlar gibiydi... Hızlandım ve aynı anda boşaldık.

Kiraz "Demek hayatımda bu anı da yaşayacakmışım. Seni çok seviyorum" dedi, bana "Karımın anlattıklarından etkilendiğini" anlattı. Ben de tabii ki bildiğimi söylemedim. Terlemiştik "Duş alalım." dedi. Duş aldık ve tekrar yatak odasına geldik...

Sikim inikti, elledi okşadı. "Sen onu, ben de senin amını..." dedim ve ters olarak yanlamasına uzanıp başımı bacak arasına soktum. Sonra da onu üste aldım, sikim elindeydi. Temizlik meraklısı Kiraz hala tereddüt ediyordu ama bızırını emip çektiğimde dayanamadı ve sikimi ağzına aldı. Yalıyor ve arada bir emiyordu. Tuzlu meni geldiğinde eliyle ağzını siliyordu. 5 dakika kadar bu vaziyette 69'a devam ettik...

Sonra alttan sıyrılıp arkasından amına giriş yaptım, çok hoşlanmıştı. Biraz öyle, biraz ben alta geçerek devam ettik. Uzun bir sikişme oldu ve birlikte patladık...

Kiraz beş yıl sonra evlendi ama ilişkimiz hala devam ediyor..